IRAK VE ELCEZİRE KAVRAMLARI

IRAK VE ELCEZİRE KAVRAMLARI

       Bugünkü Irak devletinin sınırlarını oluşturantopraklar, Osmanlı idarî bölünmesindeki Musul, Bağdat ve Basra eyaletlerini içinealmaktadır. 1500 yıla yakın bir zamandır coğrafi ad olarak Bağdat ve Basra, Irak;Musul bölgesi ise Elcezire adları ile bilinmektedir. Irak deyimi ilk olarak MüslümanArap kuvvetlerinin, Basra bölgesinde ve Şattü'l-Arap çevresinde hakimiyetlerini sürdüren,İran Sasanî devletine karşı girişmiş oldukları seferin, 642 yılında NihavendMeydan Muharebesi sonucunda kazanılması ve Sasanî hakimiyetine bölgede son verilmesiile Araplar tarafından kullanılmıştır. Bölge daha sonraları Irak-ı Arap (ArapIrak'ı) olarak anılmıştır.

       Büyük Selçuklu İmparatorluğu döneminde, DicleNehri'nin sağından, İran'ın dağlık kesimlerine kadar olan bölgeye Irak-ı Acem(Acem Irak'ı) denilmekte idi. Anadolu Selçuklu Devleti, Moğollar, Karakoyunlu,Akkoyunlu ve nihayet Irak'ı İran'a bağlayan Safevî Hükümdarlığı dönemlerindeIrak, hiçbir zaman siyasî coğrafyayı temsil eden bir kavram olarak kullanılmamıştır.Osmanlı İmparatorluğu döneminde Irak diye anılan bölge, coğrafi bir nitelik taşıyarak,genellikle de merkezi Bağdat olan Irak-ı Arap ve merkezi Hemedan sayılan Irak-ı Acemgibi kavramlar, yukarıda belirtilen sahaları kapsadı.

       Aslında çağımızınbaşlarına kadar Irak deyimi, tarihin hiçbir döneminde bir halkın kendi ülkesini tanımlayanveya bir devletin topraklarını ve sınırlarını belirleyen bir kavram olarak kullanılmamıştır.Yukarıda da sınırları gösterilen Irak ve Elcezire ülkeleri, birbirlerinden tarih, coğrafya,iklim, fizikî ve etnik yapı bakımından farklılık gösterirler. Ancak Birinci DünyaSavaşı'nın sonucunda İngiliz siyasetine ve menfaatine uygun olarak, her bakımdanbirbirinden ayrı olan Elcezire ile Irak bölgeleri, Irak adı altında birleştirilmiştir.Böylece sun'i bir kuruluş olan bu devletin kendisi kadar, görüldüğü üzere devletadı da İngilizlerin siyasî amaçlarına göre uydurulmuş olmaktadır. Bu bakımdanhalen Irak Türkleri diye kullanılan ifadenin de, yerinde olmayan bir kullanış ve yukarıdasözü edilen sun'i yakıştırmadan kaynaklanan bir hata olduğunu hemen belirtelim. ZiraTürkler esas Irak'ta değil, Musul, diğer bir deyişle Elcezire bölgesinde yurt tutmuşlardır.1923 Lozan ve 1926 Ankara andlaşmalarının metinlerinde de görüldüğü üzere, bu bölgeTürklerine, yakın zamana kadar Musul Türkleri denilirdi.

       Ancak günümüzde birmilyona yaklaşan nüfusu ile Irak'ta yaşıyan bütün Türklerin kültür merkezi vekalbi durumunda olan Kerkük şehrinin adı, son 40-45 yıldan beri bölge Türklerininsembolü olduğundan dolayı, bazı araştırmacılar haklı olarak Kerkük Türklerideyimini kullanmayı tercih etmektedirler. Bazı dönemlerin tarihi olaylarını anlatmakiçin kimi yazar ve tarihçiler de, eski yaygın coğrafi ad olan Elcezire veya Musul Türklerikavramlarını tercih etmektedirler. Bütün bu açıklamalardan sonra, Irak Türkleriveya Irak Türkmenleri yahut Kerkük Türkleri veyahut da Kerkük Türkmenleri, yaygın biçimdekullanılan kavramlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Bunların arasında Kerkük Türkleriveya Türkmenleri deyimi, yanlış olmamakla birlikte, Irak'ta yaşıyan bütün Türkleriifade etmeyeceği ve sadece Kerkük'te bulunan Türkleri içine alacağı ve böylece yanlışanlamalara yol açacağı endişesi ile, Kerkük Türkleri deyiminin kullanılmasınıuygun görmüyoruz. Bunun yerine, yanlış olmakla beraber, ancak Irak'ta yaşayan bütünTürkleri içine almasından dolayı Irak Türkleri veya Türkmenleri deyimini kullanmayıtercih ediyoruz.


ARİF ERTÜRK
 
selamunaleyküm.ARİF ERTÜRK
HACE AHMET YESEVİ
 
BAŞINA SARIK BAĞLAR,
KENDİNE MÜRİT ARAR,
İLMİ YOK NEYE YARAR,
AHİR ZAMAN ŞEYHLERİ..
YUNUS EMRE
 
EMEKSİZ ZENGİN OLANIN,
KİTAPSIZ BİLGİN OLANIN,
SERMAYESİ DİN OLANIN,
REHBERİ ŞEYTAN OLMUŞTUR.
 
SİTEMİZİ ZİYARET EDEN 115710 ziyaretçi (242609 klik) KİŞİ BURADAYDI
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol