Uluğ Muhammed Han

KAZAN HANLIĞI(1437-1576)-GERİ DÖN
Uluğ Muhammed Han
   Kazan Hanlığı, eski Altın Ordu hükümdarlarından Uluğ Muhammed Han tarafından, İdil (Volga) veya Kama Bulgarları ülkesinde 1437'de kurulmuştur. Uluğ Muhammed Han 1419-1424 ve 1427-1436 yıllarında Altın Ordu hükümdarı olarak Saray'da bulundu, fakat tahtını Küçük Muhammed'e kaptırarak Kırım'a gitti, orada da tutunamayınca Bulgar ülkesine gelerek Kazan Hanlığı'nı kurdu (437-1445). Bu devletin esas kısmı, bugünkü Tataristan - Başkurdistan ve Çuvaşistan Cumhuriyetleri ile Vot (Udmurt), Mari (Çirmiş) muhtar ülkeleri üzerinde kurulmuştu.

      Kazan Hanlığı'nın güneyinde Astrahan Hanlığı, kuzeyinde Fin kavimlerinin oturduğu ülkeler, doğusunda ve güneydoğusunda Nogay Hanlığı, kuzeydoğusunda Sibir Hanlığı, batısında Moskova Beyliği, güneybatısında Kırım Hanlığı bulunuyordu. Ahalisinin esas kısmını, başta Bulgarlar olmak üzere eskiden beri yerleşik hayat süren Türk kavimleri ile doğudan zaman zaman buraya göç eden Kıpçak, Uz, Peçenek gibi Türk boyları ve İslav kavimlerinin yayılmasına karşı onlarla kader birliği yapmış olan çeşitli Fin boyları teşkil ediyordu.

     1437'de Kazan Hanlığı'nı kuran Muhammed, kendisini hâlâ Altın Ordu'nun hükümdarı sayıyor ve parçalanan ülkeyi tekrar kuvvetli bir merkez etrafında birleştirmek gayesiyle hareket ediyordu. İlk adım olarak 1439'da büyük bir ordu ile Moskova kapılarına kadar dayandı, 1444'de tekrar harekete geçerek, 7 Haziran 1445'de Suzdal civarında meydana gelen meydan muharebesinde büyük bir zafer kazandı. Esir edilen Vasiliy, bütün şartları kabul ederek serbest bırakıldı. Böylece eskiden Altın Ordu'ya tabi olan Moskova, şimdi de aynı mükellefiyetleri Kazan'a karşı ifa edecekti.

     Moskova'nın durumunu ve tazminat işlerini kontrol için Vasiliy ile birlikte 500 Kazanlı memurun Moskova'ya gönderilerek türlü vazifelere tâyin edildiği rivayet edilmektedir. Anlaşmanın en mühim maddesi olarak, Moskova nüfuzu altında bulunan Oka nehri üzerindeki "Hankirman" şehri merkez olmak üzere, Uluğ Muhammed Han'ın oğlu Kasım'ın idaresinde bir beyliğin kurulduğunu görüyoruz. Tarihte "Kasım Hanlığı" (1445-1681) adı ile tanınan bu teşkilâtın meydana getirilişinden maksat, Moskova'yı kolayca kontrol etmek ve gerektiğinde derhal müdahale için kuvvet bulundurmaktı.

     Plânın birinci kademesini mükemmel bir şekilde başaran Uluğ Muhammed Han'ın son seferinden dönüşünde(1445) âniden ölmesi üzerine Altın Ordu'nun diğer bölgelerini birleştirme tasavvuru gerçekleşmemiştir. Ondan sonra tahta geçen Mahmûd (1445-1462) ve Halil (1462-1467) zamanında Moskova ve diğer komşularla münasebetin, normal şartlar altında devam ettiği anlaşılıyor.

     Kırım, Astrahan, Sibir, Nogay gibi komşu Türk hanlıkları ile münasebetler dostane idi, o derecede ki, Kazan hanlarından bazılarının, bu komşu sulâlelerden olduğu görülmüştür. Bilhassa Kırım ile devam eden sıkı münasebet, Kazan'ın Moskova Rusyası ile mücadelesinde, her zaman müspet yolda büyük önem taşımıştır. İleri görüşlü Uluğ Muhammed Han'ın bununla da yetinmeyerek, Osmanlı Devleti ile de sağlam ve devamlı münasebetler kurmak istediği, II. Murad ve Fatih Sultan Mehmed'e yazmış olduğu mektuplardan açıkça belli olmaktır.

     Ancak, Uluğ Muhammed Han'dan sonra gelen hükümdarların, onun mücadeleci ve savaşçı ruhunu yeteri derecede kavrayamadıkları ve devam ettiremedikleri görülmüştür. Halbuki, daimî savaş ve genişleme esasına göre hareket eden komşu Moskova devletine karşı varlığını koruyabilmek için, Kazan Hanlığı'nın da askerî, idarî ve iktisadî siyasetini buna göre ayarlaması gerekiyordu. Fakat bu yapılamamış ve neticede devlet, iç mücadelelerin ve taht kavgalarının da tesiriyle gittikçe zayıflamaya yüz tutmuştur. 115 yıl süren Kazan devletinde 19 defa han değişmiş 15 han tahta çıkmış, bunlardan bazıları ikişer, hatta üçer defa idare başında bulunmuşlardır. Halbuki aynı devirde Moskova'da ancak 4 defa hükümdarlık değişikliği olmuştur.

     Yerli aristokrasî sınıfının iki gruba ayrılarak devlet işine karışması ve bilhassa son devirlerde amansız mücadeleye tutuşması da devletin felâketini hızlandıran sebeplerden biri olmuştur. Altın Ordu ve Kazan Hanlığı'nın ilk devirlerinde Moskova'da cereyan eden taht kavgalarında hanlar söz sahibi olurken, Hanlık zayıfladıkça Moskova'nın nüfuzu artmış, şimdi Kazan'da cereyan eden iç kavgalara Ruslar müdahale etmeye başlamıştır


ARİF ERTÜRK
 
selamunaleyküm.ARİF ERTÜRK
HACE AHMET YESEVİ
 
BAŞINA SARIK BAĞLAR,
KENDİNE MÜRİT ARAR,
İLMİ YOK NEYE YARAR,
AHİR ZAMAN ŞEYHLERİ..
YUNUS EMRE
 
EMEKSİZ ZENGİN OLANIN,
KİTAPSIZ BİLGİN OLANIN,
SERMAYESİ DİN OLANIN,
REHBERİ ŞEYTAN OLMUŞTUR.
 
SİTEMİZİ ZİYARET EDEN 115758 ziyaretçi (242675 klik) KİŞİ BURADAYDI
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol