KAŞGAY TÜRKLERİ

Kaşgay Türklerinin Yaşadığı Coğrafya              


Kaşkay İli, Fars Körfezi kıyılarındanbaşlayarak İsfahan ve Bahtiyari bölgelerinin güneylerine kadar varan bir alanayayılmıştır. Zagros dağlarının birbirine girmiş yükseklikleri ile körfezsahilleri bu ilin sınırlarını çizmektedir. Şiraz'ı orta kısım (merkez) olarakdeğerlendirdiğimiz taktirde, Kaşkayları yaşadıkları yerler itibarıyla üçkısıma ayırabilirz;

1- Kaşkay Yaylak bölgesi: Şiraz'ın kuzeyinden başlayarak Zagros dağlarına kadaruzanır. Bu bölgedeki yerleşim yerleri şunlardır: Sipidan, Berucer, Semiron, Âbâde,ve Mordeşt'tir.
2- Kaşkay Kışlak Bölgesi: Şiraz'ın güneyindenbaşlayarak Fars körfezine kadar uzanan bölgedir ve şu şehirleri içine almaktadır.Lar, Cehrom, Fruzâbâd, Kazron, Mümesnâ, Behbehan, Keçseran, Dugonbedân, Ramhürmüz,Buşehr, Kongan ve Deştsenan'dır.
3- Orta (Merkez) Kısım: Şiraz çevresi, Deşt-iErjen ve Merudeşt şehirlerini içine alır.

Kaşkay İli'ninyaşadığı bölge olan güney-kuzey ve doğu-batı sınırları, İran'da yaşayandiğer göçebe aşiretlerine nisbetle kıyaslanamayacak ölçüde geniş bir alandır.Ayrıca, Kaşkaylar halihazırda İran'ın 17 bölgesinde (Fars, İsfahan, Kehgleviye,Çarmahal, Bahtiyari, Huzistan, Buşehr, Hürmüzgan sözkonusu bölgenin enönemlileridir) bulunmakta ziraat işleriyle uğraşmaktadırlar. Bu 17 bölgeye gidipgelmekte ve göçer yaşantılarını devam ettirmektedirler. Ayrıca 1939 yılında1:2.000.000 ölçekli olarak İngiliz Field tarafından çizilen haritada Kaşkay İli'nindağılım gösterilmiş ve bölgenin coğrafi özelliklerine işaret edilmiştir.

Buzkaşi

Kuzeyden Kaşkaylarınyaşadığı kuzey kesimleri, birbirine girmiş yüksek (1500-2000 metre) dağlarlakaplıdır. Buralarda yaz mevsimi kısa ve ılımlı kış mevsimi ise uzun ve soğuktur.Bölge (kuzey) büyük ölçüde Zagros mıntıkasının su kaynağı ve ırmaklarınyoğun olduğu yerdir. Kuzey kesimi, yeşil alanların bol olmasıyla birlikte, yazlarıoldukça güzel bir hava özelliğine de sahiptir. Bölgenin yıllık normal sıcaklığı10 ile 15 derece arasındadır. Doğudan; Zagros dağlarının bitimi ile sınırlıdır.Dağların bitiminte ise İran'ın bozkırları başlar. Yezdr, Kirman ve Hürmüzgâneyaletleri doğudan bu bölgeyi kuşatmaktadır. Kuzeybatı ve güneydoğudan ise çöllerbu mıntıkayı çepçevre kuşatmıştır. Buralarda tatlı su ve yeşil alanlarbulunmadığı için göçebe topluluklarının ilgisinden yoksun kalmış ve Kaşkaylaryoğun olarak diğer sözkonusu bölgelerde yerleşmişlerdir.

Güneyden; FarsKörfezi sularına ulaşmaktadır. Kaşkayların yaşadığı bölge doğal sınarlarlaçevrilmiştir. Genel olarak güney kesimler, Arabistan ve Fars Körfezininsıcaklığından etkilenmektedir. Hava sıcaklığı bu bölgede daima sıfırınüstünde seyreder. Kış aylarında don olmaz ve kar yağışı da görülmez.

Bazen bu bölgedeşiddetli yağmurlar neticesinde yüksek rutubet olur ve bunun sonucu bereketli otlaklarbiter. Yazları ise oldukça sıcak ve kurak geçer. Batıdan; Hazisten bozkırı ve BekirAhmed, Güney Kehgileviye ile sınırlıdır. Burada da şiddetli yağmurların etkisiylekışlak için yeşillik oldukça boldur. Her ne kadar daha önce Kaşkaylarınyaşadıkları bölge sınırlarına değinildiyse de ayrıntılarıyla bu sınırlarışöyle göstermemiz mümkündür.
Kuzey:Isfahan eyaleti, Burucen şehri (Çarmahal ve Bahtiyari) mıntıkası,
Kuzeydoğu:Yezd eyaletinde Ebergu ve Herat u Mervest'in bazı bölgeleri.
Doğu:Kirman eyaletindeki Şehr-i Babek ve Sircan şehirleri.
Güneydoğu:Hacıâbâd bazı bölgeleri, Saadetâbâd, Fin ve Hürmüzgarı eyaletindeki Benderabbasşehrinin Benderhamir mıntıkası.
Güney:Fars Körfezi kıyıları, Buşehr'deki Dilom limanından Hümüzgârı'daki Lengelimanına kadar 585 km'lik alan
Batı veKuzeybatı: Behbehan, Ağacari, Huzistan'da Ramhürmüz tarafları, Geçsaran,Deş, Duugenbedan, Kehgileviye bölgesinde Baver Ahmed ile sınırlıdır.
Kaşkayların Siyasi ve Doğal Sınırları


Daha önce de işaret ettiğimiz gibi Kaşkay İli'nindoğal sınırları dört bozkır, su, yüksek tepeler ve sık bitki örtüsü bu bölgeyidört yantan kuşatmıştır. Ayrıca bölgenin iklim şartları üzerinde de bu doğal kuşatmanınbüyük tesirleri vardır. Bölgenin siyasi sınırları daha çok kuzey ve kuzeybatıtaraflarını çizer. Bu sınırlardan itibaren ise Bahtiyari, Lor, Bayer, Ahmedi ve civaraşiretlerin sınırları başlar. Kaşkaylar daha önceleri Bahtiyarilerle kanlı çarpışmalaryapmış, bu sebepten ötürü aralarında sınırları belirleyici anlaşmalar yapılmışve bu sınırlar siyasi sınırlar olarak kalmıştır.

Huzistan eyaletinde de Bahtiyarilerinkışlağı olması hasebiyle tarafların mutabakatı sonucu Ramhürmüz'den itibarenkuzeye doğru Bahtiyarilerin kışlağı olarak kalmış (Mescid-i Süleyman, Ramhürümz,Dezful ve.) ve eskiden beri bu bölgeler Bahtiyarilerin iktisadi ve kültürelfaaliyetlerinin devam ettiği yerler olarak tanınmıştır. Buna mukabil Ramhürmüz'denitibaren güneye doğru ve buradan Fars Körfezi ile sınırlanın bölge ise Bahtiyari veBuyer Ahmedilerin kışlakları (Ağaçari, Ramşir, Hindican, Behbehan, Serdeşt veGenhedan) olarak kalmıştır.

Kaşkaylar İran'ın güneykesiminde 17 eyalete yayılmış durumdadır. Dolayısıyla yayıldıkları bölge 186.180km2 gibi geniş bir alanı içine elmaktadır. Bu saha İran hükümetince son yıllarakadar Vilayet-i Kaşkaî adı ile ayrı bir idari bölgeye ayrılmış ve tahminen üçyüzmeskun mahalli içine alan onbeş şehre bölünmüştür.

 

Kaşkayların Menşei




1. Kaşkay KelimesininMenşei
Tarihi kaynaklarda ve araştırmalarad Kaşkay veKaşgay kelimesinin menşei hakkında muhtelif bilgiler mevcuttur. Bu görüşlerdenbazıları şunlardır: İran'ın XIX. asır tarihcilerinden Sipihr, "HalaçlarRum'dan İran'a geldikten sonra, onlardan bir kısım tayfa ayrılarak Fars'a göçtü.Rum vilayetinin Halacistan bölgesinden sakin olup kalan tayfalar, göçenleri"kaçgar" diye adlandırırlar" denmektedir. M.H. Fesaî, Mes'ud Keyhan,Rus araştırmacılardan M.S. İvanov, N.A. Kielyakov vb. eserlerinde Sipihr'ingörüşünü tekrar etmişlerdir. Mes'ut Keyhan ise bu kelimenin (Kaşkai)"göçmek" sözünden geldiğini belirtmiştir. N. Field de, Sipihr'in ve M.Keyhan'ın eserlerinde verilenlere yakın görüşler tekrar edilmiştir. Bazıkaynaklarda, "kaşkai" ve "kaçkai" kelimeleri arasındakibenzerlikten yola çıkarak, Türk dilindeki "kaç- (firar etmek, kaçmak) "fiilinden geldiği görüşü ileri sürülmüştür. Bu kelimenin (kaçmak) daha sonratelaffuz bozulmasına uğrayarak, "kaçkai" iken "kaşkai" şeklinedönüştüğünü belitmektedir.

Kaşkay adına "Kaşgar" şehriyle alakalandıranlar da vardır. Kaşkaylar,vaktiyle Kaşgar şehri etrafında oturdukları için, zamanla "kaşkay" diyeadlandırılmışlardır. Kaşgar şehri ve Özbekistan'daki Kaşka Derya (Kaşka-ıDerya) ırmağı ile coğrafik bağlantı bakımından "kaşkay" kelimesiniaçıklayan görüşler de bulunmaktadır. Balayan'a göre, "kaşkay" adınınKuzey Azerbaycan'da, Savalan'ın batısında bulunan Gaşgadağ ismiyle bağlantısıvardır. Kaşkayların "kaşkaşe" diye adlandırılan Yamut boyunun oymağıolduklarından dolayı "kaşkai" diye isimlendirildiğini iddia edenler devardır.

Morisden, mahallikaynakları dayanarak, "kaşkai" adının ilk defa Cani Ağa Kaşkai isimli,Şah Abbas'ın idaresinde makam sahibi bir şahıstan alındığını belirtmiştir.Müslüman Halklar Ansiklopedisi'nde, "kaşkay" kelimesinin geçmişte politikolarak birleşmiş ve aynı kültürel özellikleri paylaşmaya devam eden değişikkökenli kişi ve gruplar için kullanıldığı yazılıdır.

Kaşkay kelimesinin,muhtelif Türkçe Lehçe ve şivelerinde, "kaşka veya kaşga" (alnı beyaz atveya binek hayvanı) anlamındaki kelimeden geldiğini söyleyenler de vardır. Oberlingi,"Alnı beyaz atın uğur getirdiğine inanılırdı. Bu batıl inançtan dolayızamanla bu kabile fertleri "kaşkay atlılar" (atlarının alnında beyaz benekolan atlılar) adıyla tanındılar. Zamanla bu ad "kaşkaylu" (lu ekininFarsçadaki karşılığı "î" olduğundan dolayı"kaşkaylı>kaşkaî" olmuştur) şeklinde kısaldı" denmektedir.

B. Behmenbegi, Kaşkayadının "kaşka" sözünden alınması fikrine işaret ederek: "Bartoldveya bu fikri ile sürenleri hatırlatarak, göçeri tayfa ve kabilelerin çoğu özlerinihayvanların adı ve rengi ile de adlandırmışlardır" tespitinde bulunmuştur.Başka bir rivayette de, "Kaşkayların düşman saldırısına maruz kalıp kaçmayaçalışan kardeş iki dedesi varmış. Kaçış esnasında küçük kardeş büyükkardeşe, karşısında bulunan büyük taşı göstererek, "kaç kayaya"ifadesi tedricen dillere düşerek aşiretin adı olmuştur" denilmektedir.

2. Kaşkayların Menşeî ve İran'ın Güney İllerine Göçü veyaGöçürülmesi
Kaşkayların menşei ve onların İran'ın güneyvilayetlerine nereden göçürüldükleri ve yerleştirildikleri hakkında da kesin birbilgi yoktur. Muhtelif görüşler vardır. Bu konudaki görüş ve bilgilerin bir kısmışöyledir: Arap istilalarından başlayarak XIX. asrın son yıllarına kadar Farstarihini kronolojik olarak anlatan Fesaî, Kaşkayların menşei hakkında şugörüşlere yer verir: "Kaşkayların Irak ve Kum'un çevresinde mulunanHalaçlar'dan olduğu, sonra oralardan ayrılıp, Fars'a göçen Halaçlar iki kolaayrıldılar. Onların bir kısmı yerleşik hayata geçerek Halaç adını da korudular.Konar göçer olan ikinci kısım Kaşkay İli bölgesinde yaşıyorlar. Kaşkayları"kaşgar" ile alakalandıran yazarlar, Kaşkayları Karahıtaylar soyundasayarak, onların kuzeydoğudan, Orta Asya'dan Fars'a gitme veya göçürülmeleri fikrinikabul ederler.

İran Sosyal ve Siyasi Hayatında Kaşkay İlinin Yeri




1. Kurulduğu İlk Devirlerde Kaşkay İli'nin İran'ınSosyal ve Siyasi Hayatındaki Yeri :
İran'ın güney bölgesinde, özellikle Fars eyaletinde yaşayan Kaşkaylar,gösterdikleri etkinliklerle kendilerini İran halkları tarihine tanıtmaları önemlibir yer tutar. Kaşkay İli, 1747 yılında NadirŞah Afşar'ın öldürülmesiyle,ülkenin her tarafında çıkan karışıklık (isyan) yıllarında teşekkül etmiştir.İran'ın çeşitli bölgelerinde, merkezi hükümeti ele geçirmek için, aşiretlerarasıda şiddetli çarpışmalar başladı. Horasan, Azerbaycan (İran), İsfahan ve Farseyaletleri bu çarpışmaların önemli merkezleri haline geldi. Horasan ve Azerbaycan'daAfşarlar, İsfahan ve Fars'ta Bayatlar, Bahtiyarlılar ve Zendler arasında çeşitliçarpışmalar meydana geldi. Muhtelif bölgeler ve şehirler, elden ele geçip,duruyordu.

Fars eyaletinde yaşayan Türk aşiretleri, aralarındaki kırgınlıkları bırakıp,başka grupların saldırıları karşısında birleşme ihtiyacı duymuşlardır. NadirŞah'ın komutanlarından Kerimhan Zend ve Ali Merdanhan Bahtiyarlı birleşerek , III.İsmail Safevi'yi şah ilan ettiler. Şiddetli çarpışmalar sonunda Haşimhan Bayat,Şiraz'ı ve civar şehirleri Bahtiyarilerin ve Afşarların elinden alarak kendini Farsvalisi ilan etti.
Kaşkay İli Fars'ın en kuvvetli aşireti olarak biliniyordu. İlk zamanlar bu ilde 24tayfa birleşmiş, bazı kabile ve aileler de daha sonra bu birliğe dahil olmuştur.Haşim Han bu güçlü aşiret birliğini zayıflatmak için çeşitli girişimleredbulunduysa da (1954) bunda başarılı olamadı.

1795 yılında KerimhanZeyd'in ordusu önce Şiraz'ı sonra bütün Fars eyaletini alarak, Bahtiyarlarınhakimiyetine son verdi. Böylece Kerimhan kendisini bütün ülkenin hükümdarı veŞiraz'ı da başkent ilan etti. Kerimhan'ın hakimiyeti döneminde (1755-1779)Kaşkaylar, Reisleri Câni Ağa'nın tedbir alması sayasinde Kerimhan'la savaşmadılar.Bu da onların saraya yakınlaşmasını sağladı. Kerim Han Câni Ağa'yı atalarıvasıtasıyla idare olunmuştur. Bu sülalenin İlbeyi Câni Ağa'ya kadar altı kişisi(Emir Gazi Şahlu, Gazu Ağa, Cani Ağa, Sefer Ali Ağa, Muhammed Ağa, Namdar Ağa)tanınmış ve bilinmektedir. Aşiretin kendisi de Kaşkay adı ile tanınmış ve meşhurolmuştur. Onların yedinci nesli Cani Ağa (ikinci) İlbeği olmuştur. Cani Ağa'dansonra oğlu Hasan Han, Kaşkay İlbeyi olmuştur.

Böylece Kaşkaylar daha dagüçlendiler. Kışlık ve yaylaklarını tespit ederek bunu daimi hale getirdiler.Kaşkayların bazı kabileleri (aşiretleri), Kerim Han'ın oluşturduğu ordu arasındayer aldılar. Kaşkayların ileri gelenleri (Kelanterler, Kethüdalar ve. ) Farsbölgesinde çeşitli kervansaraylar, mescitler, hamam ve çeşitli binalar inşaettirdiler. Firuzâbâd bir Kaşkay şehri haline geldi. Bu dönemde Kaşkaylar ülkegenelinde kendilerini büyük bir il irliği gibi tanıtmayı başardılar. İç ve dışişlerinde Kerim Han onların görüşlerinden faydalandı. 1779'da Kerim Han öldüktensonra, yeniden ülkede şiddetli çatışmalar meydana geldi.

Kerim Han'ın Kardeşi oğluZeki Han Kerim Han'ın çocuklarından Ebulfeth Han'ı hükümdar ilan ederek, onun adıile hakimiyeti ele geçirdi. Kerim Han'ın kardeşi Sadık Han da kendisini hükümdarilan etti. Böylece Zerd ailesindeki anlaşmazlıklar ve kırgınlıkların arkasıkesilmedi. 1781 yılında İsfahan hükümdarı El-Murad Han Zend, Şiraz'ı aldı veSadık Han ile Kerim Han'ın oğullarını ortadan kaldırarak 1785 yılana kadarhükmetti (idareyi elinde bulundurdu). Bu iç çatışmalar, Kerim Han'ın ordusunundağılmasına sebep oldu. Zend hakimiyeti hayli zayıfladı. Gacarlar, Muhammed AğaHan'ın önderliğinde, İran'ın kuzey vilayeti ve Tahran'ı aldı. Daha sonra El-MuradHan, Hasan Han'ı ve İsmail Han'ı Kaşkay hakimiyetini kurmakla suçlayıp Hasan Han'ınellerini kestirip, İsmail Han'ında gözlerini oydurtmuştur (3.II. c.52).

 
Kaşkay İlinde Geleneksel İdari Teşkilat

Türk aşiretlerinde ailenin büyük erkek çocuğubir zaman aşiret reisi olur diye bir kural yoktur. Aşiretin şartlarını taşıyan birçocuk, aşiret reisi olabilir. Melik Mansur Han, İlhan olacak bir kişide aranan şartlarışöyle sıralamaktadır.

1. Çevresinin olması.
2. İyi ata binmek
3. Güçlü bir yapıya (tercihen uzun boylu) sahip olması.
4. Gururlu ve azametli bir sima
5. Adalet duygusuna sahip olma
6. Aşiretler arasında iyi bir şöhrete sahip olma.
7. Asalet sahibi olması (Asil bir hayat sürmesi)
8. Cesur olma ve güzel el yazısına sahip olma.

Bu özelliklere sahip olankişi ihtiyaç olduğunda bu makama getirilebilir. Fakat uygulamada geleneksel olarak aşiretbirliğindeki değişik kabile ve aşiretlerin başçıları ile birlikte yöneten aileninönde gelen bazı şahsiyetlerin yeni ilhanın seçiminde söz sahibidirler. Umumiyetleilhanın oğlu veya kardeşi seçilmektedir. Tahta geçmede anlaşmazlıklar olduğunda aşiretbaşçılarının tercih ettikleri ve etrafında kenetlendirdikleri kişi ilhan olur. Yanidiğer adaylar haliyle dışlanmış olur. Bazen bu anlaşmazlıklar bölünmelere kadarvarabilir. Sonunda bu mücadeleyi kaybeden kişi, kazanan tarafın çadırına gidip bağlılığınıbildirir.

Tahta çıkma problemi çok nadirolarak kan akıtma sonucuyla olmuştur. Kaşkaylar genellikle tek kadınla evli olduklarından,diğer İran kabilelerinde olduğu gibi, üvey evlat problemi ve çatışması olmamışbu da ilhan seçiminde bir kolaylık sebebi olmuştur.
Kaşkay ilinin ilhanları, uzun yıllar Fruzabad ve Farrasabad'ın bölge valisi sayılmaşlardır.İlhan-yi memleket-i Fars ünvanı da taşırlardı. Bu unvan onlara güney İran'ınmerkezinde (Şiraz'da) büyük bir kontrol (o bölgedeki aşiretler üzerinde) sağlamışve aynı zamanda onları (İlhanlıları) bir hükümet bürokratı durumuna getirmiştir.Bu durum, onların merkezi hükümet tarafından tanınması ve onanması şartınıgetirmiştir.

Normal şartlarda Fars'ın genelvalisi, Kaşkaylar tarafından seçilen, yöneten aileden bir üyeyi aday gösterir. Buadaylık, şah tarafından onaylanır ve bunun için gerekli bir ferman gönderir. Ancak,Kaşkaylar ile merkezi hükümetin arasının bozulduğu dönemlerde aşiret büyüklerinintavsiyeleri dışında ( merkezi hükümete yakın olan) kişileri seçtirme yolunagittiler. Böylece aşiretlerce seçilen kişiler üzerinde görüş farklılıklarolunca, merkezi hükümet, ilhanı görevden alacak kadar ileri gitmiştir. Fakat Kaşkaylarbu tür muhalefete rağmen, kendi gücünü korumuş, istedikleri biçimde yönetimlerinisürdürmüşlerdir.

 


ARİF ERTÜRK
 
selamunaleyküm.ARİF ERTÜRK
HACE AHMET YESEVİ
 
BAŞINA SARIK BAĞLAR,
KENDİNE MÜRİT ARAR,
İLMİ YOK NEYE YARAR,
AHİR ZAMAN ŞEYHLERİ..
YUNUS EMRE
 
EMEKSİZ ZENGİN OLANIN,
KİTAPSIZ BİLGİN OLANIN,
SERMAYESİ DİN OLANIN,
REHBERİ ŞEYTAN OLMUŞTUR.
 
SİTEMİZİ ZİYARET EDEN 115618 ziyaretçi (242357 klik) KİŞİ BURADAYDI
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol