Şeyh Cüneyd ve Haydar'ın Faaliyetleri

SAFAVİ DEVLETİ-GERİ DÖN
Şeyh Cüneyd ve Haydar'ın Faaliyetleri

         Şeyh Cüneyd ve Haydar'ınFaaliyetleri

       Safevî devletinin kuruluşu İslam ve Türkiyetarihinde gerçekten mühim bir hadisedir. Bu hadisenin en mühim neticesi İslam alemininmerkezinde yeni bir alemin meydana gelmiş olmasıdır.

       Başlıca vasfı Şiîlikolan ve İran'ı içine alan bu devlet, varlığını zamanımıza kadar devam ettirmiştir.Bu konunun en dikkate değer tarafı, Şiîliğin İran'a Anadolu'dan getirilmiş olmasıdır.Şiîliği İran'a getiren unsur da Safevî devletini kuran ve Kızılbaş adı ile anılanAnadolu Türkleridir. Anadolu'lu Türklerin Safevî devletini kurmaları ve bu unsurun zorkullanarak Şiîliği İran'ın rakipsiz bir mezhebi haline getirmesi bu güne kadar iyiaraştırılmamış, anlaşılmamış bir konudur.

       Safevî devletinin"millî bir İran devleti" olduğu görüşünün şimdi ciddi ilim adamlarıarasında taraftarı kalmamış gibidir. Safevî tarihi yakından tetkik edilince bu görüşünnasıl olup da ortaya atıldığına hayret etmemek mümkün olmuyor. Gerçekten hânedanınseyyidlik ile hiç bir alakası bulunmamaktadır. Hanedan mensuplarına gelince, onlar ŞeyhCüneyd'den itibaren seyidlik iddiasında bulunmuşlar, kendilerini Hz. Ali ahfadındansaymışlardır.
Elimizdeki çeşitli kaynaklardan açıkça anlaşıldığı üzere Şeyh Cüneyd ve ŞeyhHaydar zamanında, yani XV. yüzyılın ikinci yarısında İran'daki halkın çoğunluğuSünnî mezhebine bağlı idi.

       İsmail, buyruğundakiAnadolu Kızılbaş Türkleri ile kan ve ateş saçarak bu Kızılbaş Türklerin Şiîlikanlayışını İran'daki sünnî halka kabul ettirdi. Bilhassa Şah İsmail devrindeki buŞiîlik İranlıların anladığı Şiîlikten bir çok bakımlardan farklı idi.

      Safevî devletinin"millî bir İran devleti" olduğunu ileri sürenler, buna diğer bir delilolarak Safevî devletinin İran'ı Sasanîler zamanındaki hudutlarına ulaştırmışolduğunu da kaydetmişlerdir. Esasen hudutlar hiç bir zaman bir devletin millî devletsayılması için bir delil teşkil etmez. Çünkü bunlar her zaman değişebilir. Kaldıki, İran Selçukluları ile İlhanlı devletinin hudutları da Safevîlerinkinden pekfarklı değildi.

      Safevî devletini kuran veonu ayakta tutan unsura gelince, bu unsuru Anadolu Türklerinin meydana getirdiği yukardasöylenmişti. Bu unsur, Ak-Koyunlu ulusundan olmadığı gibi onun Karakoyunlular ile dehiç bir münasebeti yoktur. Bu unsur, aşağıda tafsilatlı olarak anlatılacağı üzereAnadolu'nun Orta ve Güney bölgesine mensup yeni bir Türk topluluğudur. Yine yukarıdaişaret edildiği gibi devletin ilk zamanlarındaki kızılbaşlılık adını verebileceğimizŞiîlik bu unsurun inançlarını ifade etmektedir.

      Safevî devleti ile ilgiliolarak ele alınıp ayrıca ve esaslı bir şekilde işlenmemiş meselelerden biri de budevletin askerî ve mülkî teşkilatıdır. Bu devletin teşkilatı esas itibarıylaAk-Koyunlu devletininkine dayanmakla beraber onda Çağataylardan alınmış bir çok müesseselerde görülür. Mesela on iki hayvanlı Türk takvimi, hassa askerî teşkilatı, yanikorucular (korçı), onbaşı, yüzbaşı ve bunlara paralel daha bir çok tabir vedeyimler ki, biz bunları Ak-Koyunlular'da göremiyoruz.
      


ARİF ERTÜRK
 
selamunaleyküm.ARİF ERTÜRK
HACE AHMET YESEVİ
 
BAŞINA SARIK BAĞLAR,
KENDİNE MÜRİT ARAR,
İLMİ YOK NEYE YARAR,
AHİR ZAMAN ŞEYHLERİ..
YUNUS EMRE
 
EMEKSİZ ZENGİN OLANIN,
KİTAPSIZ BİLGİN OLANIN,
SERMAYESİ DİN OLANIN,
REHBERİ ŞEYTAN OLMUŞTUR.
 
SİTEMİZİ ZİYARET EDEN 115647 ziyaretçi (242507 klik) KİŞİ BURADAYDI
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol