ALEMDAR MUSTAFA PAŞA

ALEMDAR MUSTAFA PAŞA
II.Mahmut devri sadrazamlarındandır. 1750 yılında Rusçuk'ta doğdu. Bazı tarihçileregöre ise 1765 yılında Hotin'de dünyaya gelmiştir. Rusçuk Yeniçeri ağalarındanHasan Ağa'nın oğludur.

 

Bayraktarolarak katıldığı savaşlarda gösterdiği yararlıktan ötürü “Alemdar”lakabını aldı. Önce Hezergrad Âyanı, sonra da Rusçuk Âyanı oldu. Bir aralıkEdirne’de (Nizamı Cedit) aleyhindeki isyana yardım etmekle beraber sonra hükümetingüvenini kazanmış, Kapıcı başı ve Mirahur rütbelerini almıştır. III. Selim’inson zamanlarında açılan Rusya seferinde Tuna hududunda Rus ilerleyişini önlemeyeyarayacağı düşünülerek kendisine 1806’da Vezirlik rütbesi ile Tuna YalısıSeraskerliği verildi, iki yıl sonra sadrazam oldu. 1808 yılında intihar etti.

 

TopkapıSarayı'ndaki Arz Odasının kapısı büyük bir gürültü ile kırılıp açılmış veiçeri girenler feci bir manzara ile karşılaşmışlardı. Babüssaade hizasındakibüyük kapının önünde bir şilte üzerinde, III. Selim'in kanlar içindeki naaşıyatmakta idi. Sağ şakağının derisi, kafasına indirilen bir pala darbesiyle, sakalıile beraber çenesine kadar inmişti. Ayrıca vücudu da kanlar içinde idi.

 

–Vah efendim benim... Seni tahtına tekrar çıkarmak için bunca yoldan geleyim de,gözlerim seni bu halde mi görsün? diye boğuk bir ses yükseldi. Ve elindeki kılıcıbir yana atan iri yapılı ve tok sesli bir adam kanlar içindeki naaşın üzerinekapanıp hıçkırarak ağlamaya başladı. Bir yandan da “Bütün Enderun halkınıkılıçtan geçirip intikamını almazsam bana da Alemdar Mustafa Paşa demesinler...”diye haykırıyordu hıçkıra hıçkıra.

 

Biryeniçeri ağasının oğlu olmasına ve bu ocağın içinden yetişmesine rağmenYeniçeri Ocağı'nın uğradığı bozulma karşısında onların aleyhine dönmüş veIII. Selim'in orduda yapmak istediği büyük ıslahatta kendisine en büyük biryardımcı olmuştu.

 

Yeniçerilerin“Nizam-ı Cedid'e karşı ayaklanmaları sonucu III. Selim'in tahtından indirilmesiyle“Nizam-ı Cedid” taraftarlarının bir kısmı isyanın elebaşısı KabakçıMustafa'nın elinden canlarını kurtarıp Rusçuk'a kaçmışlardı. Orada III. Selim'eve “Nizam-ı Cedid”e inanmış Tuna Yalısı Serdarı Alemdar Mustafa Paşa'yasığınmışlar ve “Rusçuk yârânı” adıyla anılan bir grup teşkil etmişlerdi.

 

BaşlarındaAlemdar Mustafa Paşa'nın bulunduğu “Rusçuk yaranı”, 15 bin kişilik bir orduylaRusçuk'tan İstanbul'a yürümüştü. Maksatları Iiı. Selim'i tekrar tahta çıkarmakve Nizam-ı Cedid'i yeniden kurmaktı.

 

19Temmuz 1807 günü İstanbul'a gelen Alemdar Mustafa Paşa, önce Kabakçı Mustafa'nınevini bastırıp kellesini vurdurmuş, sonra da zorbalar arasında kanlı bir temizlemeharekâtına girişmişti. Bu arada Bâb-ı Âlî'yi basıp Sadrazam Çelebi MustafaPaşa'nın elinden Mühr-i Hümâyûnu almış, onunla birlikte yobaz ŞeyhülislamAtaullah Efendi'yi de azletmişti.

 

Alemdar'ınTopkapı Sarayı'na doğru yürümekte olduğunu haber alan Padişah IV. Mustafa, büyükbir paniğe kapılmış ve tahtını koruyabilmek ve tek Osmanoğlu kalmak amacıylaamcası sâbık Padişah III. Selim ile kardeşi II. Mahmut'un öldürülmeleriniemretmişti. III. Selim, Alemdar Mustafa Paşa saraya varana kadar öldürüldü. II.Mahmut ise bir kaç yakınının yardımıyla canını güçlükle kurtarabildi.

 

IV.Mustafa'yı tahttan indirip II. Mahmut'u tahta çıkartan Alemdar Mustafa Paşa, 22yaşındaki genç padişah tarafından Sadrazamlığa getirildi. III. Selim'inöldürülmesiyle uzaktan yakından ilgisi görülen binlerce kişinin kellesini vurdurtanAlemdar, bu arada “Nizam-ı Cedid”in devamı olan “Sekban-ı Cedid” adlı yeni birordunun hazırlığına girişti. Çok cesur ve mert olduğu kadar iyi kalpli bir insan daolan Alemdar Mustafa Paşa, Yeniçeri Ocağından yetiştiği için doğru dürüst bireğitim görmemişti. Cahil bir insan sayılırdı. Bu yüzdendir ki dönemin siyasicereyanlarını, entrikalarını kavrayabilecek ve çeşitli menfaatleri telif edebilecekbir zekâ, bilgi ve olgunluğa sahip değildi.

 

YeniçeriOcağına bir düzen vermek üzere padişaha, Eşkinci Ocağını kurdurtmaya muvaffakoldu. Bundan dolayı Yeniçeriler birdenbire Alemdara düşman kesildiler.

 

Çokgeçmeden Alemdar Mustafa Paşa, İstanbul’un zevk alemlerine kendisini kaptırıverdi.Artık o, ahu bakışlı cariyelerin arasında Boğaziçi sefalarına devam ediyordu. HeleAlemdar’a takdim edilen cariyelerden (Kamertab) onun gönlünün bir tanesiydi. Bucariye, güzel olduğu kadar da yüksek bir sosyete ve zamanının en güzel kadınıydı.Tuna boylu bu koca askeri, içki alemlerine sevk eden hep bu fettan kadındı. Kamertab,bu askeri ince bir İstanbul efendisi yapmak için elinden gelen gayreti gösteriyordu.Her zaman belinde taşıdığı koca hançeri bin-bir ricadan sonra Alemdar’ın belindençıkartmaya muvaffak oldu. Sade giyinen Alemdar’ı altın sırmalı mücevher düğmelielbiseler giymeye ikna etti. Memleketine büyük hizmetler etmiş olan Alemdar artık birsafa ehli olmuştu. Alemdar’ın en çok hoşlandığı kır eğlenceleri ve çengioynatmaktı

 

Alemdar’ınbu hallerinden İstanbul halkı ve bilhassa Yeniçeriler hiç memnun değillerdi.

 

Gününbirinde Yeniçeriler birdenbire “kazan” kaldırdılar

 

1808yılı Ramazanının Kadir gecesine rastlayan 14 Kasım gecesi büyük bir grup yeniçeri,Babıali’ye giderek Alemdar’ın konağını ateşe verdiler. Koca Sadaret konağıalevler içinde yanmaya başladı. Yeniçerileri ve yangını gören Alemdar, davulçaldırarak Sekbanlarını toplamak istediyse de, bunların hepsi bir tarafta eğlencedeidiler. Ona kimse yardıma gelmedi. Bu hali gören Alemdar bir abdest aldıktan sonrakonağın penceresinden dışarı baktı. Biraz sonra konağında bulunan 56 cariyesininbaşlarına birer şal örterek haremin bahçesine çıkarttı ve bir Yeniçeriyiçağırarak ona

 

BanaKırkiki’nin yoldaşı Mustafa Bayraktar derler. Fakat ben sizler gibi padişah katilideğilim. Konağımda 56 cariyem var. Önce Cenabı Hakka, sonra Ocağın namusunabunları teslim ediyorum. Bunlar kadındır. Bir şeyden haberleri yoktur. Eğer bunlaraihanet ederseniz davacınız Cenabı Hak olsun!...

 

diyerek56 cariye ve Kamertab’ını bu asilere teslim etti. Yalnız baş kadını ile kendisiniçok seven bir haremağası yanında kaldı. Bundan sonra pencereden asilere ateş ederekkendini müdafaa etti. Alevler, bulunduğu odayı da sarınca yanındakilerle kagir birkuleye girdi. Fakat Yeniçeriler bu kulenin üzerine çıkarak kazmalarla kubbesinidelmeye başladılar. Bu hali gören Alemdar Mustafa Paşa, Yeniçerilere teslimolmaktansa ölmeyi tercih etti. Kulenin altında bulunan bir varil barutu ateşe verdi.Birdenbire bir infilak oldu; kendisi, baş kadını ve haremağası parça parça oldular.Kulenin üzerine üşüşmüş olan 500 yeniçeri de havaya uçtu.

 

AlemdarMustafa Paşa’nın cenazesi önce Yedikule’de gömülü idi. Kemikleri 1911’deAyasofya karşısında Zeynep Sultan bahçesine nakledilmiş ve Soğukçeşme’denSultanahmet’e çıkan caddeye Alemdar caddesi adı verilmiştir.


ARİF ERTÜRK
 
selamunaleyküm.ARİF ERTÜRK
HACE AHMET YESEVİ
 
BAŞINA SARIK BAĞLAR,
KENDİNE MÜRİT ARAR,
İLMİ YOK NEYE YARAR,
AHİR ZAMAN ŞEYHLERİ..
YUNUS EMRE
 
EMEKSİZ ZENGİN OLANIN,
KİTAPSIZ BİLGİN OLANIN,
SERMAYESİ DİN OLANIN,
REHBERİ ŞEYTAN OLMUŞTUR.
 
SİTEMİZİ ZİYARET EDEN 114765 ziyaretçi (240996 klik) KİŞİ BURADAYDI
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol