MEHMET EMİN RESULZÂDE

MEHMET EMİN RESULZÂDE

 

Azerbaycan'ınistiklâli uğrunda ömrünün sonuna kadar mücadele eden Mehmet Emin Resulzâde, 1884yılının 31 Ocak günü Bakü'nun Novhanı köyünde ruhanî ailesinde dünyayagelmiştir. İlk tahsil ve terbiyesini babasının açmış olduğu dinî medresedealmıştır. Sonraları o, Bakü'deki matbaaların birinde mürettiplik yapmıştır.Çalıştığı matbaa Emin Bey için bir hayat mektebi olmuştur. Onun yazarlığa hevesidaha o sıralarda başlamıştır.

 

1903'te Tiflis'te M.A.Şahtahtılı'nın çıkarttığı Şarkî Rus adlı günlük gazetede ilk yazılarını,Bakü'den Mektup makalesini ve Muhammes adlı şiirini neşretmiştir.

 

1905 yılından sonraBakü'de Ali Bey Hüseyinzâde ve Ahmet Bey Ağaoğlu'nun çıkarttığı Hayat,Füyüzât, İrşat, Terakki dergi ve gazetelerine makaleler yazarak yazarlıkçalışmalarına başlamıştır. Emin Bey, 1905-1907 yıllarında köktenci solcereyanı temsil eden Himmet, Tekâmül, Yoldaş dergilerinin tanınmış yazarları ilebirlikte çalışmış ve bir müddet Tekâmül dergisinin yazı işleri müdürüolmuştur. Bu yıllarda Resulzâde, köktenci sol sosyalist İlya Cukaşvili Stalin,Orcenikidze, Kalinin, Vışinski gibi sosyal demokrat hareketin temsilcileriyle birliktefaaliyet göstermiştir.

 

1904 yılınınsonlarında Rus sosyal demokratik partisinin nezdinde Himmet Partisi kurulur. Bu partininvazifesi Azerbaycanlıların arasında propaganda yapmaktı.

 

Resulzâde yazdığıiçtimai-siyasî makalelerinde istiklal, milliyet, insan hakları, kültür kavramlarınıhalka tanıtmaya ve benimsetmeye çalışıyordu. Hürriyet mücahidi “insanlarahürriyet, milletlere istiklal” verilmesi için gayret sarfediyordu. Onun isteğimilletlerin özgür yaşamasıydı.

 

Resulzâde aynı zamandaedebiyata ve şiire de büyük merak gösteriyordu. Onun bazı şiirleri ile beraberKaranlıkta Işıklar ve Nâgehân Belâ adlı dramları da vardır. Hatta KaranlıktaIşıklar ilk kez 1908'de Bakü'de sahneye konulmuştur.

 

Emin Bey, 1908-1910yıllarında Himmetçi olarak İran inkılâbı hareketine iştirak eder. 1908'de BaküSosyal Demokrat Komitesi tarafından Gilan inkılabı nezaret için Reşt şehrine gelmişve aynı yıl mücahidlerle birlikte Tahran'a giderek Meşrute hareketine katılmıştır.Tahran'da az zamanda Meşrute liderlerinin dikkatini çeker ve Demokrat Partisi'ninkurulmasına ve programının yazılmasına katılır. Hatta bu partinin organı olanİran-ı Nev gazetesinin yazı işleri müdürlüğüne seçilir. Şunu da kaydetmekgerekir ki, İran'da ilk defa Avrupa tarzında gazete çıkartan Resulzâde'dir.

 

Demokrat Fırkası'nınmeclisteki temsilcisi Seyyid Hasan Tağızâde Resülzâ'nin ölümü münasebetiyle Sonendergisinde şöyle yazmıştır:

 

“İran inkılâbınınöncesinde Bakü, İranlı hürriyetseverlerle birleşti ve İran'ın istibdatı devrinde(1908) Reşt'e gitti. Tahran'ın alınmasından sonra aynı yılın ortalarında Tahran'ageldi ve onun yazarlık yeteneği ortaya çıktı. Meşhur İran-ı Nev gazetesinin yazıişleri müdürü oldu. Bu gazete Meşrutiyetin ikinci devrinde ve meclisin ikincidöneminde en meşhur gazete idi. Yeni gazetecilik üslûbunu, Avrupa tarzını İran'agetirdi. O Demokrat Fırkası'nın organıydı ve aynı parti Rusya'nın saldırısınakarşı şiddetli mücadele ettiği için Rus elçisi onun sürgün edilmesini talep etti.Mehemmed Veli Han, onun İran'dan çıkarılmasını emretti.”

 

Resulzade'ninmakalelerine göz attığımızda görüyoruz ki o, istibdatı ve eski usul idareyieleştiri ateşine tutmaktan çekinmemiştir. Hatta bu düzenin dağılması, yıkılmasıiçin mücadele eder. Çar hükümeti tarafından yakalanmak tehlikesi karşısında kalanResulzâde İstanbul'a gelir. Bir müddet dava arkadaşı Tağızâde'nin yanında kalır.1913 yılında Rusya'da ilan edilen genel aftan sonra Bakü'ye döner. Orada siyasîmücadelesine yeniden başlar. Hatta bir defa Çar hükümeti tarafından yakalanarakmahkemeye çıkarılır. Fakat 1917 devriminden sonra serbest bırakılır.

 

1915'te Açıkgözgazetesini neşretmeye başlayan Emin Bey, Azerbaycan'ın artık tanınmış nüfuzlusiyasetçisi idi. Gazete 1917'ye kadar yayınına devam etmiştir.

 

1917 devriminden sonraBakü'de toplanan Müsavat Fırkası'nın kurultayında Resulzâde fırkanın başkanıseçilir.

 

Resulzâde 1917Mayısında Moskova'da toplanan Rusya Müslümanları Şûrâ'sında Azerbaycan temsilcisiolarak bulunur. O, kurultayda söz alarak Rusya'nın millî-mahallî muhtariyetleresasında kurulan cumhuriyetler birliği şeklinde idare edilmesini savunur.Resulzâde'nin bu teklifi kurultay tarafından kabul edilmiştir.

 

Bu yıllarda Azerbaycan,Gürcistan, Ermenistan milletvekilleri tarafından Mavera-yı Kafkas Seymi kurulur. 1918yılı Mayısının 24-25'inde Gürcüler ve Ermeniler bu birlikten ayrılıpistiklâllerini ilan ederler. Bunun üzerine Azerbaycan milletvekilleri de AzerbaycanMillî Şûrâsı adı altında toplanarak Resulzâde'yi Azerbaycan Millî Şûrâsı'nınbaşkanı seçmiştir (28 Mayıs 1918).

 

Resulzâde'ninbaşkanlığında Fethali Han Hoylu Başkan seçilerek kabineyi kurar. Bu dönemde Bakü,Rus ordularının ve Ermeni çetelerinin baskınlarına maruz kaldığı içinAzerbaycan'ın başkenti geçici olarak Gence'ye taşınır. Bakü'yü düşmanlardantemizlemek için Osmanlı ordusu, Nuri Paşa'nın kumandasında İslam Ordusu namıylaBakü'ye girer. Bakü 15 Eylül 1918'de Türk ordusu ve Azerbaycan'ın gönüllübirlikleri tarafından üç ay süren bir savaştan sonra kurtarılır. Azerbaycan'ınbaşkenti tekrar Bakü'ye taşınır.

 

Bağımsız AzerbaycanHükümeti millî ve sosyal demokrat bir cumhuriyetti. Hükümetin anayasasındavatandaşlar eşit haklara sahipti. Müsavat Fırkası İstiklal adında bir de gazeteyayımlıyordu. Onun ilkeleri Türkleşmek, İslamlaşmak, Muasırlaşmak idi. AzerbaycanHükümeti ana dilini devletin resmi dili olarak kabul etmişti. İlk defa olarak Bakü'debir üniversite kuruldu. Kısa süre içinde bağımsız Azerbaycan Cumhuriyeti çokolumlu işler yapmıştı.

 

Ne yazık ki, 27 Nisan1920'de II. Kızılordu Bakü'yü ediyor ve Azerbaycan Hükümeti'nin ileri gelenleriniyakalayıp hapse atıyordu. Hapsedilmeden önce Şamahı'nın Lahız köyünde saklananReasulzade, orada yazdığı Asrımızın Siyavuşu adlı eserinde bu hadiseleri şöyeanlatmaktadır:

 

“Bakü'nün bütünserveti yağmalandı, dükkânlar adeta talan edildi. Evler sahiplerinden alınarak mirasgibi bölüştürüldü. Köylüye toprak, kâğıt üzerinde verildiyse de ziraatınmahsulü mültezimler tarafından çalındı. Senelerden beri depo edilen petrol Rusya'yaakıtıldı. Kumaş, şeker, çay ne varsa trenlere, vagonlara yüklenip Moskova'yataşındı. Halkın hakiki serveti, malı gasp olunarak para yerine geçersiz kâğıtlarher tarafı kapladı. Ekmek isteyen aç halka top ve tüfekle cevap verdiler.”

 

Mehmet Emin ResulzâdeLahıç'ta saklandıktan sonra Bolşevikler tarafından yakalanıp muhakeme için Bakü'yegetirildi. Ancak Resulzâde, Stalin'in eski arkadaşı olduğu için Stalin tarafındanhapisten çıkartıldı. Stalin, Resulzâde'yi ve Abbaskulu Kâzımzâde'yi kendisi ileberaber Moskova'ya götürdü.

 

Resulzâde Moskova'daŞarkiyat Enstitüsü'nde öğretmenlik yapar. O, iki yıl göz hapsinde tutulduktan sonradostu Abbaskulu Kâzımzâde ile beraber bilimsel araştırmalar dolayısıyla Leningrad'agider. Oradan Müsavatçıların bilhassa Tatarların yardımıyla kayıkla Finlandiya'yakaçar. Oradan Almanya'ya, Almanya'dan da Türkiye'ye gelir.

 

Mehmet Emin ResulzâdeTürkiye'de bulunduğu sürede yazarlık faaliyetine başlar ve çeşitli konulardaeserler yazar. Bunlardan bazıları şunlardır: Azerbaycan Teşekkülünde Müsavat,Azerbaycan Cumhuriyeti (Keyfiyet-i Teşekkülü ve Şimdiki Vaziyeti), AsrımızınSiyavuşu, İstiklal Mefküresi ve Gençlik, Rusya'da Siyasî Vaziyet, Kafkas Türkleri,Çağdaş Azerbaycan Edebiyatı, Azerbaycan Kültür Gelenekleri, Çağdaş AzerbaycanTarihi, Azerbaycan Şairi Nizamî.

 

Mehmet Emin Resulzâdeİstanbul'da Yeni Kafkasya dergisini çıkarır ve bu dergiyi 1927 yılına kadar 100sayı yayımlar. O dergide bazı makaleleri ile Stalin'e Açık Mektup makalesinineşreder. Orada Stalin’in siyasetini ve memurların halka olan davranışlarınıeleştirir. Resulzâde, bu dergide Rusya'daki Müslüman Türklerin meselelerini sözkonusu eder. Onlara yapılan muameleyi tüm dünyaya anlatır.

 

Resulzâde 1922yılında Sovyet Rusya'nın baskısıyla Türkiye'den ayrılmak zorunda kalır. ÖncePolonya'ya sonra Almanya'ya gider. Ve Rusya mahkumu milletlerin kurduğu Promete adlıcemiyetin dergisinde 1928-1939 yılları arasında devamlı olarak makaleler yayımlar.1927-1934 yıllarında Berlin'de çıkan İstiklal gazetesinde, daha sonra Kurtuluş'ta1935-1939 yılları arasında yazılar neşrettirir. Bu yıllarda Avrupa'da çıkanMüsavat gazetesinde de bazı makaleleri çıkar.

 

Resulzâde, 1922'deİstanbul'da Azerbaycan Millî Merkezi'nin başkanı olmuş ve 1949 yılında bu merkezinteşebbüsüyle Ankara'da kurulan Azerbaycan Kültür Derneği'nin fahri başkanıseçilmiştir. 1954 yılında bu dernek tarafından yayımlanan Azerbaycan Dergisiyayınını günümüzde de sürdürmektedir.

 

Resulzâde'nin meslekarkadaşı merhum Tağızâde, Azerbaycan'ın bağımsızlığı uğrunda ömrününsonuna kadar mücadele eden Resulzâde hakkında şöyle yazıyor:

 

“Resûlzâde, adlı,sanlı, harikülâde adamlardan biriydi. Bütün ömrümde mübalağasız, doğuda onungibi adam görmedim. Zamanımızda hiç bir ülkede eşi bulunmayan belki de bütündünyada çok az bulunan Mehmet Emin Resulzâde terbiyeli, kuvvetli, sağlam mantıksahibi, temiz kalpli sadakatli, doğru söyleyen, metanetli, tam anlamıyla saf düşünceve meramına inanan fedâkâr, mücahit, nefsine sahip bir şahıstı.”

 

Azerbaycan'ınistiklâli uğrunda yorulmadan çarpışan, her türlü eziyete, meşakkata katlananResulzâde, 5 Mart 1955 günü Ankara'da vefat etmiştir.

 

Resulzâde'ninAsrımızın Siyavuşu adlı eserinin yazılmasının tarihî sebepleri vardır.Azerbaycan'da Sovyet hakimiyeti kurulduğu zaman Azerbaycan Cumhuriyeti'nin yetkilileritakip ediliyorlardı. Onlardan biri de partinin lideri Resulzâde'ydi. O, bu sefer deŞamahı kazasının Lahıç köyünde saklanmak zorunda kalmıştı. Saklandığı evdeküçük bir kütüphane vardı. Bu kütüphanedeki kitaplardan Firdevsi'ninŞehnâme’si dikkatini çeker. Kitabı tekrar tekrar okur ve başına gelen olaylarıŞehname'nin şahsiyetleriyle ilişkilendirerek Asrımızın Siyavuşu’nu yazar. Eserokununca görülür ki, Asrımızın Siyavuşu Resulzâde'nin kendisidir.

 

O, eseri hakkındaşunları yazar:

 

“AsrımızınSiyavuşu belirli bir amaçla, vatanımızın, milletimizin umumî fikrimiz veinanışımızın düşmanlarına karşı özel bir düşmanlık hissi yaratmak amacıylaönceden düşünülmüş bir eser değildir.”

 

Bu eser AzerbaycanBilimler Akademisi'nin Haberler dergisinde 1990 Mayısında Elşen Ebülhesenli tarfındanda yayımlanmıştır.

 

Resulzâde'ninAzerbaycan Cumhuriyeti Keyfiyyet-i Teşekkülü ve Şimdiki Vaziyeti adlı eseri deTürkiye'de ikinci defa neşredilmiştir. Eserinde Azerbaycan'ın yakın tarihi,bağımsız cumhuriyetin az zamanda gördüğü işleri, ülkenin başına gelenfelaketleri okuyuculara büyük maharetle ulaştırabilmiştir.

 

Mehmet EminResulzâde'nin Çağdaş Azerbaycan Edebiyatı adlı eseri Azerbaycan Kültür Geleneklerieserinin devamı olarak yazılmıştır. Bu kitapta Resulzâde, demokratik cumhuriyetyıllarında ve Sovyet hakimiyeti yıllarında (1930'lu yılların ikinci yarısınakadar) Azerbaycan edebiyatının gelişmesini içtimâî-siyasî olgular bakımındanizler.

 

Resulzâde'ninsöylediği şu söz, onun bir sembol olmasını sağlamıştır:

 

“Bir defa yükselenbayrak bir daha inmez.”


ARİF ERTÜRK
 
selamunaleyküm.ARİF ERTÜRK
HACE AHMET YESEVİ
 
BAŞINA SARIK BAĞLAR,
KENDİNE MÜRİT ARAR,
İLMİ YOK NEYE YARAR,
AHİR ZAMAN ŞEYHLERİ..
YUNUS EMRE
 
EMEKSİZ ZENGİN OLANIN,
KİTAPSIZ BİLGİN OLANIN,
SERMAYESİ DİN OLANIN,
REHBERİ ŞEYTAN OLMUŞTUR.
 
SİTEMİZİ ZİYARET EDEN 114796 ziyaretçi (241182 klik) KİŞİ BURADAYDI
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol