CEMAL GÜRSEL

CEMAL GÜRSEL

 

27Mayıs Devrimi'nin lideri, değerli asker ve Türkiye Cumhuriyeti'nin dördüncüCumhurbaşkanı.

 

Askerbir babanın oğlu olarak 1895 yılında Erzurum'da doğdu. Kuleli Askerî Lisesi’ninson sınıfındayken Çanakkale Savaşları'na gönderildi. İstiklâl Savaşınakatıldı. Ordunun çeşitli kademelerinde görev aldı. 1959'da Kara KuvvetleriKumandanlığı'na getirildi. 27 Mayıs 1960 devrimiyle cumhurbaşkanı oldu. Uzun birhastalık devresini takiben 1966 yılında Ankara'da vefat etti.

 

Ömrüsavaş alanlarında geçen bir babanın çocuğu idi. Onun da baba mesleğini seçmesindendaha tabii ne olabilirdi ki? İlk tahsilini yaptıktan sonra Erzincan AskerîRüştiyesi'ne yazıldı. Çocukluğunda alabildiğine yaramazdı, fakat mektep hayatındaöylesine bir durulmuştu ki, bu haliyle bütün arkadaşları kendisini olgun çağda biradam gözüyle görmeye başladılar. Ve bunun tesiri iledir ki kendisine “Aga” isminiverdiler. Ve yarım yüzyıl bu isimle anıldı...

 

KuleliAskerî Lisesi'ne geldiği gün arkadaşları adını sorduklarında, o saf ve tertemizhaliyle “Erzincan'da bana Aga derlerdi” cevabını vermişti. Yadırgamıştı bunu okoca sınıf. Hatta bir hayli iddialı bir isim de bulmuşlardı.

 

Aradanbir ay geçmemişti ki, bütün arkadaşlarının adına onun yanına yaklaşan temsilci:

 

–Burada da sana Aga diyelim, dedi.

 

Alçakgönüllüğü, mert karakteri, efendi hali ile bütün sınıfı Aga'lığınainandırmıştı... Kuleli Askeri Lisesi'ni bitirdiği sene Büyük Harp patladı.Harbiye'ye gönderilmesini bekleyen bütün sınıf ile birlikte o da cepheye gönderildi.

 

Cebel-iLübnan'da sekiz ay kaldı. Oradan Gazze Savaşları'na gitti. Batarya kumandanı olarak,son yıkılışa kadar burada vazife yaptı. Tropikal malaryadan bitkin bir halde ikenyıkılış sırasında esir düştü. Kaderinde esaret hayatı çekmek de varmış ki,iki sene on gün Mısır'da esarette kaldı.

 

Yurdadönüşünde Anadolu teşkilatlanmaya başIamıştı. O da koştu Anadolu'ya. Yenikurulan ordunun birinci tümenine bir batarya kumandanı olarak verildi. Bu bataryasıylaBirinci İnönü, İkinci İnönü ve Sakarya Savaşları'na katıldı.

 

Büyükzaferden sonra Harbiye'ye gidebildi ancak. Harbiye’de bir yıl okudu, resmenyıldızını omuzuna taktı ve oradan da doğruca Harp Akademisi'ne yazıldı.

 

Filistincephesinde savaşırken tanıdığı Yüzbaşı Nizamettin Bey'in kızkardeşi MelahatHanım'a talip oldu. Müstakbel kayınpederi, Hamidiye Zırhlısını'nın eskiçarkçıbaşısı idi. 27 Ocak 1927 günü evlendiler Melahat Hanım'la. VeKasımpaşa'daki eve içgüveyi girdi genç subay...

 

Sonrayıllar ve yıllarla birlikte rütbeler de birbirini kovalamaya başladı. Kahramanordunun çeşitli kademelerinde çeşitli görevler aldı. Her gittiği yerde kendisine“Aga” deniliyor da, başka bir şey denilmiyordu. Orduda, askerin içinde o dereceseviliyor ve sayılıyordu.

 

SoyadıKanunu çıktığı zaman bütün arkadaşları “Aga soyadını al” diye ısrarettiler. Fakat o,

 

–Beni herkes Aga olarak tanır zaten, soyadım ayrı olsun bari, dedi ve “Gürsel”soyadını aldı. Fakat bu soyadı sadece resmî evrakta ve resmî ağızlardakullanıldı.

 

Ordununcandan sevdiği, içten saydığı “Aga Cemal”ı “Orgeneral Gürsel” olarak 1959yılında Kara Kuvvetleri Kumandanlığı'na atandı. Bu tayin bütün orduda sevinçuyandırmıştı. Fakat bu sevinç çok sürmeyecekti. 11 Nisan 1960 günü KaraKuvvetleri Kumandanı olarak katıldığı Başbakanlıktaki bir toplantı, dönümnoktası oluverdi. Ordunun hükümeti desteklemesi isteniyordu bu toplantıda. Politikayısevmeyen mert asker, “Ordu milletin emrindedir, politikacıların değil!” diyegürledi.

 

Politikacılaraboyun eğmeyen tutumundan dolayı zaten “hoşlanılmayan adam”dı ve bu son sözü,bardağı taşıran son damla oldu. Bütün şimşekler üzerinde toplanıverdi. Vesonunda normal süresinden üç ay önce emekliye sevkettiler ordunun “AgaCemal”ini...

 

KaraKuvvetleri Kumandanı olarak bütün ordu birliklerine bir veda mesajı yolladı OrgeneralGürsel. Hükümet bunun gazetelerde yayınlanmasını istemeyip yayın yasağı koydu.Fakat teksir makineleri durup dinlenmeden çalışarak bu veda mesajını binlerce,yüzbinlerce basıp yaydı...

 

Sivilelbiselerini giyen “Aga Cemal”, İzmir'e gitti. Karşıyaka'nın Denizbostanlısısemtinde bir evi vardı, oraya yerleşti. Eşi Melahat Hanım ve oğlu Özdemir ile sakinbir hayata koyuldular.

 

Ve1960 yılının o unutulmaz 27 Mayıs günü sesi Türkiye radyolarında duyuldu:

 

–...Bu feci gidişe son vermeye karar verdim ve devletin idaresine el koydum.” diyordu,ordunun mert “Aga Cemal”i. Türk Silahlı Kuvvetleri Başkumandanı olarak girdiğibüyük mücadeleyi kazanmıştı.

 

30Mayıs 1960 gününden itibaren Millî Birlik Komitesi Başkanı, Devlet ve Hükumet Reisigörevlerini üstlendi. Sonra Türkiye Cumhuriyeti'nin dördüncü cumhurbaşkanı oldu.Fakat 71 yıllık ömrü boyunca “Aga” kaldı hep. Gönülerde “Aga” olarak tahtkurdu...


ARİF ERTÜRK
 
selamunaleyküm.ARİF ERTÜRK
HACE AHMET YESEVİ
 
BAŞINA SARIK BAĞLAR,
KENDİNE MÜRİT ARAR,
İLMİ YOK NEYE YARAR,
AHİR ZAMAN ŞEYHLERİ..
YUNUS EMRE
 
EMEKSİZ ZENGİN OLANIN,
KİTAPSIZ BİLGİN OLANIN,
SERMAYESİ DİN OLANIN,
REHBERİ ŞEYTAN OLMUŞTUR.
 
SİTEMİZİ ZİYARET EDEN 114791 ziyaretçi (241143 klik) KİŞİ BURADAYDI
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol